Terör örgütü PKK’dan kaçan genç kızın tecavüz itirafı tüyleri diken diken etti
ÖRGÜTE KATILDIĞINDA LİSE 1’E GİDİYORDU
15 yaşındayken kandırılan Destan PKK’ya katıldı. 4,5 yıl boyunca örgütte kalan Destan, evvel Cudi Dağı’na ardından Suriye’ye götürüldü. Örgüte katıldığında lise 1’e giden Destan en sonunda terör örgütünden kaçmayı kafasına koydu.
PKK’DAN TELEFON VE OTOMOBİL ÇALIP KAÇTI
2 arkadaşıyla birlikte örgütün otomobilini ve telefonunu çalan Destan, o telefonla ailesine ulaşmayı başardı. Yıllardır evlatlarına hasret kalan ailesi çabucak jandarmaya haber verdi. Rastgele bir aksiyona katılmayan, Destan 5 ay cezaevinde kaldıktan sonra cezaevinden çıktı. CNN Türk’ten Fulya Öztürk’e konuşan genç kız, örgüt içerisinde kaldığı müddette neler yaşadığını tüm çıplaklığıyla anlattı.
“Örgüt okulun etrafında dolaşıyordu. 2 günlüğüne gidip gelecektim. Beni kandırdılar, örgütün şuurunda değildim. Öcalan’ın kitaplarını okutuyorlardı. 3 ay hamur su karıştırıp yedik. Kar suyu eritip banyo yapıyorduk. PKK’lı kelamda kumandan bana tecavüz etti. Anlattım lakin kimse bana inanmadı. Örgütün otomobilini çaldık. Kaçarken yanımıza bomba aldık. Kaçarak Kamışlı-Nusaybin hududuna geldik. Jandarmalar bizi kucakladı, ‘Sakin ol’ dedi. Ben gelince annem birinci kez saçına kına yaktı.
“SAVAŞA ODAKLANMAMIZI İSTEDİLER”
Onlar beni kandırdılar, bir an kendimi orada buldum. Bir dönüşü olmayacaktı ben bunu sonradan fark ettim. Cudi Dağı’na götürdüler. İlk gittiğimde sürekli ağlıyordum beni eve götürün diye. Bize askeri, ideolojik eğitim verdiler. Aklımızı yeniden yıkayıp öğrendiklerimizin hepsini unutturdular anneyi, babayı. Sadece bir şeye, savaşa odaklanmamızı istediler. O küçük yaşta silahı elimize verip savaşa odaklanmamızı istediler.
“TÜRK ASKERLERİ BENİ KUCAKLADILAR”
‘Gelin artık bitti’ dedi Türk askerleri. Kucakladılar resmen, o rahatlığı nasıl anlatırım bilemem. ‘Her şey biti sakin ol biz seninleyiz’ dediler. ‘Yanındayız güvendeyiz’ dediler. Jandarmalar sürekli benimle irtibattaydılar. Bana yardım ettiler 6 ay boyunca psikoloğa gönderdiler. İlk geldiğimde ‘Seni Ulusal Eğitim Bakanlığı’na gönderelim. Okula yazdıralım’ dediler.”